Kadıköy Life Dergisi’nin kentsel dönüşüm için yıkılan binalara yönelik sıkça gerçekleştirdiği uyarılarda vatandaşların içinde bulunduğu ciddi risk, raporla belgelendi. Son iki yıldır Kadıköy’de denetlenen inşaat sahalarının yaklaşık üçte birinde, kansere neden olan asbest (öldürücü toz) tespit edildi. Bundan önceki yıkımların direkt yapılabilmiş olması ve hala devam eden çalışmalarda yüzde 100 koruma sağlandığının sorgulanabilirliliği nedeniyle Kadıköylüler, her nefes alıp verişlerinde kanser riskiyle ölümle adeta dans ediyor. Uzmanlar ise uyarıyor; “Şimdi ciğerinize yerleşen toz uyuyup, 20 yıl sonra bile kansere neden olabilir…”
Halk sağlığını ve çevreyi korumak için yıkılacak binalarda asbest gibi tehlikeli maddelerin temizlenmesi şartını getiren ilk yerel yönetim olan Kadıköy Belediyesi, uygulama kapsamında yaklaşık 500 ton asbest atığını bertaraf etti.
KORKUNÇ TAHMİN…
Önümüzdeki 30 yıl boyunca gelişmiş ülkelerde endüstriyel asbest teması nedeniyle 500 bin kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybedeceği tahmini ürkütüyor! Kadıköy Belediyesi de bu kapsamda, 24.08.2015 tarihinde uygulanmaya başladığı “İnşaat Sahalarında Asbest Kirliliğinin Önlenmesi ve Geri Dönüştürülebilir Atıkların Kazanımı Projesi” ile Asbest Temiz Raporu olmadan bina yıkım ruhsatı vermiyor. Uygulama; inşaat sahalarında asbest, floresan, paratoner, PCB vb. tehlikeli atıkların bertarafının ve kağıt, cam, metal, plastik, karton vb. geri dönüştürülebilir atıkların geri kazanımının sağlanması aşamalarından oluşuyor.
YIKIM OLABİLMESİ İÇİN RAPOR ŞARTI…
Uygulama kapsamında bina yıkımı için gelen kurum ve kişiler, yıkım ruhsatı verilmeden Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’ne yönlendiriliyor. Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nün asbest ve tehlikeli maddeler konusunda uzman ekibi giderek, yıkılacak binada inşaat sahası kontrolü gerçekleştiriyor. Yıkılacak binalarda uzman bir ekip, özel giysileriyle binaya girerek numuneler alıyor. Yapılan analizler sonucunda asbestli malzemeler tespit ediliyor. Uzman ekip ayrıca, binada bulunan ve asbest içeren parçaların çevreye zarar vermeden sökümünü yapıyor. Sökülen tehlikeli maddeler, özel tekniklerle yok edilecekleri yetkili merkeze gönderiliyor. Tespit edilen asbestli malzemelerin Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmeliği’nde belirtilen kriterlere uygun şekilde sökümünün yapılması ve Ulusal Atık Taşıma Formu düzenlenerek bertarafının sağlanması isteniyor.
YIKIM ATIK YÖNETİM PLANI İSTENİYOR…
İnşaat sahalarında asbest atıklarının uzaklaştırılması aşamasında Yıkım Atık Yönetim Planı da isteniyor. Atık Yönetim Planı hazırlayan firma, binada geri dönüştürülebilir tüm atıkların evsel atıklardan ayrı biriktirilmesi için ambalaj, cam ve evsel atıkların atılacağı konteynerleri almakla yükümlü. Konteyner alımı sonrası hazırlanan yönetim planı, asbest raporu ile birlikte Kadıköy Belediyesi teknik ekiplerine teslim ediliyor. Asbest Envanter Raporu ve Yıkım (Tehlikeli & Tehlikesiz) Atık Yönetim Planları teknik ekip tarafından kontrol edildikten sonra verilen “Asbest Temiz Raporu” doğrultusunda binalara yıkım ruhsatı veriliyor.
500 TON ASBEST YOK EDİLDİ…
2015 itibaren uygulamaya başlanan proje kapsamında, Kadıköy Belediyesi’nin sertifikalı bir asbest söküm elemanı bulunuyor. 2017 yılı Nisan ayı sonuna kadar 1.517 inşaat sahası denetlendi. 446 binada asbestli malzemeye rastlandı ve toplam 498,5 ton asbest atığının halk sağlığına zarar vermeyecek şekilde bertaraf edilmesi sağlandı. Kadıköy Belediyesi’nin projesi, Marmara Belediyeler Birliği Altın Karınca Belediyecilik Ödülleri Yeşil Alan ve Çevre Yönetimi Kategorisi İkincilik Ödülü’nü kazandı.
KANSER VE DİĞER HASTALIKLARA GÖTÜREN ASBEST NEDİR?
Asbest ya da amyant; ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere çok dayanıklı lifli yapıda kanserojen bir madde. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı’nın (IARC) kanserojen maddeler listesinde “kesin kanserojen” tanımlanması ile 1. grupta yer alan asbest, solunum yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açıyor. Asbestli malzemeler binalarda yoğun olarak katlar arası panellerde, kazan, boru, izolasyon ceketlerinde, asma tavan kaplamalarında, marleylerde, ısı-yangın yalıtım malzemelerinde, asbestli çimento ürünlerinde, oluklu çatı kaplamalarında ve duvar kaplamalarında bulunuyor. Önümüzdeki 30 yıl boyunca gelişmiş ülkelerde endüstriyel asbest teması nedeniyle 500 bin kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybedeceği tahmin ediliyor.
KADIKÖY LIFE DERGİSİ, BÖYLE UYARMIŞTI…
Daha güzel bir gelecek için devam eden kentsel dönüşüm çalışmaları, Fikirtepe’de bir hayli hız kazandı. Ancak Kadıköy Life Dergisi objektiflerine yansıyan o kareler; “olmuş olsun diye, prosedür gereği yapılan yetersiz çalışmaların” ortaya çıkardığı riski doğruluyor. Solunum yolu enfeksiyonları ve kansere neden olan asbest ile diğer partiküller, yetersiz-trajikomik sulama ve yıkım çalışmalarıyla uygun zemini bulduğunda ciğerlerimize işte böyle doluyor.
SOKAĞI YIKAMAKLA GEÇMEZ, ŞANTİYELERDE TEKERLEKLERİ YIKATIN…
Son aylarda Kadıköy’ün cadde ve sokaklarında yoğun toz tabakası görülüyor. Ardı ardına gelen yıkım çalışmaları, havaların ısınmaya başlaması ile birlikte daha da rahatsız edici hale gelmeye başlarken, cadde ve sokaklar da yer yer araçlarla sulanıyor. Ancak bu noktada bir trajikomedi ortaya çıkıyor. Çamur deryasına dönen şantiyelerden hiçbir temizlik ve yıkama çalışması yapılmadan asfaltlara çıkan iş makineleri ve kamyonlar, saniyeler içerisinde yolları bataklığa çeviriyor. Kuruyan çamur, her araç geçişinde havaya kalkarak ciğerlere doluyor. Başta solunum yolu enfeksiyonları olmak üzere çok ciddi sağlık sorunlarına kadar riskler ortaya çıkıyor. Sokaklar bir saat yıkansa bile, günlerce çamur ve toz içerisinde kalıyor. “Sokaklar yıkandı mı, evet! Peki fayda sağladı mı” sorusunun yanıtı ise ortada. Bu noktada iş makineleri ve kamyonların şantiyeden çıkmadan önce tekerleklerinin yıkanmasıyla kilometrelerce asfaltların kirlenmeyeceği ortada! Kentsel dönüşüm sürecinde sahadaki sorunların genel ve yerel idareler tarafından ortak kararlar ile çözüme kavuşturulmaması, koordinasyonsuzluk ya da yetersizlik gibi nedenler ile Kadıköylüler, ciddi sağlık sorunları riski ile karşı karşıya kalmaya devam ediyor.
