Tüp mide ameliyatı ile obezite artık kabusunuz olmasın!

Yazar:

Günümüzde obezite ameliyatları çok sık yapılmakta. Ameliyat sonrası hastaların çok büyük kısmı kilo verebilmekte. Ancak uzun vadede kilo vermeyi devam ettirmek ve tekrar kilo almamak için nelere dikkat etmeli? Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Gülüm Altaca bilgilendirdi. Gelsin sorular…

Ameliyat sonrası erken dönem çok mu zor?

Tüp mide ameliyatlarında geride çok küçük bir mide bırakıyoruz. Hastanın ameliyattan önce yeteri kadar bilgilendirilmesi, en az 2 kez cerrahi ve 2 kez diyetisyen muayenesi ve aynı zamanda psikiyatrik durumunun da psikiyatri muayenesi/ psikolog değerlendirmesi ile kontrol altında olması, ameliyat sonrası durumunu çok etkiliyor. Cerrah ve diyetisyenin yaptıkları bilgilendirmeler ve psikolojik olarak gerekli destekle ameliyata yeteri kadar hazır hastalarımızda, ameliyat sonrası kusmalar hiç olmuyor. Ancak hasta bu ameliyatın ne olduğunu, nasıl yapıldığını tam anlamamışsa, midesinin kapasitesini zorlayacak şekilde ve alması gerekenden daha erken sürelerde fazla miktarlarda yemeye ya da içmeye başlarsa tabi ki kusmaları olabilir. Yeterli eğitimi almışsa, bu süreci aslında kendisinin yönetmesi gerektiğinin bilincindeyse ve yeterli hekim, diyetisyen ve psikolog desteği varsa, hastanın kusması için bir sebep yoktur.

İştahım olduğu halde yemek yiyemeyecek miyim?

Ameliyat sırasında çıkartılan midenin içinde, iştahı uyaran hormonların salgılandığı bir bölüm de çıkmış olmaktadır. Böylece bu bölüm vücuttan çıkartıldığında, bu hormonun işlevi başka organlar tarafından üstlenilene kadar geçen süre (genellikle 6 ay) boyunca hastanın iştahı da olmuyor. Yani hastanın iştahı çok ama midesi küçük değil, öyle olsa bu ameliyatlar ancak bir işkence gibi algılanırdı. Aksine, hastanın iştahı da azaldığından, tüp midesi ile beslenmesi o kadar da zor olmuyor, zaten fazla bir şey yemek istemiyor. Ancak yanlış anlaşılmasın, bu hastalar bir günde toplamda normal ve hiç ameliyat olmamış kişiler kadar sıvı ve kalori ihtiyaçlarını alabiliyorlar ama bir anda değil de, sıvılarını sürekli yudum yudum içmelerini, katı gıdalarla sıvıları karıştırmamalarını ve katı gıdaları da iyice çiğneyerek tüketmelerini öneriyoruz.

Ya tekrar kilo alırsam?

Tüp mide ameliyatları sonrasında kişinin kaliteli bir yaşam sürebilmesi için beslenme disiplinine yine dikkat etmesi gerekiyor. Kişinin, hekiminin, diyetisyeninin ve psikoloğunun kanatları altında olması ve hem ameliyat öncesi hem ameliyat sonrası eğitimlerinin sürmesi gerekiyor. Bu sayede kişi sistemi ve doğru beslenmeyi de öğrenmiş ve uzun vadede öğrendiklerini yaşam biçimi haline getirmesinin gerekliliğini özümsemiş oluyor. Bu farkındalıkla tüp mide ameliyatlı bir bireyin tekrar kilo alması mümkün değildir. Ancak tüp mide ameliyatları sonrası takip altında olmayan, diyet ve egzersizleriyle ilgili önerilere uyamayan hastalar kilo alırlarsa, yine multidisipliner bir yaklaşımla tekrar ameliyat da olabiliyorlar.

Obezite sadece kilolu olmak mıdır, yoksa obez kişilerde başka hastalıklar da oluyor mu?

Erişkin kadın ya da erkekte vücut kitle indeksi  (VKİ)  30 ‘un üzerindeyse, kişi obezdir. VKİ 35 ve üzeri ciddi obezite olarak değerlendirilir. (VKİ hesaplaması: Ağırlık/ kişinin boyunun karesi [kg/m2]) Aşırı kilo kişilerin diyabet, hipertansiyon, inme, lipid metabolizması bozuklukları, metabolik sendrom, uyku apnesi, kanser, alkolik olmayan karaciğer yağlanması gibi bazı hastalıklara yakalanma riskini artırır.  Bunun önüne geçilebilmesi için diyet, tıbbi tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleri önerilmekte, ancak bireyler kilo vermede her zaman başarılı olamayabilmektedirler. Bu nedenle obezite cerrahisi ortaya çıkmış ve kilo vermede ve yukarıdaki ciddi hastalıkların önlenmesinde ya da ilerlemesinin durdurulmasında etkili olduğu kanıtlanmıştır.

Obezite cerrahisi kimlere yapılır, belirli ölçütleri var mı?  “Bana obezite ameliyatı yapar mısınız?” diyen herkes için bu ameliyatlar mümkün mü?

Obezite cerrahisi şu hastalara yapılmaktadır: Beden kitle indeksi VKİ ≥ 40 kg/m 2 olanlarda; VKİ: 35–40 kg/m2 arası ve eşlik eden hastalıkları varsa (burada kast edilen her hastalık değil, kilo fazlalığından doğan metabolik bozukluklar, kalp damar hastalıkları, ciddi eklem rahatsızlıkları ve obeziteyle ilişkili psikolojik problemlerdir).

Yalnızca kilo durumuna mı bakılıyor ameliyat için? Yoksa başka ölçütler de var mı?

Obezite ameliyatı yapılabilmesi için kişinin uygun bir tıbbi bakım almış olması gerekiyor. Bu şekilde bir bakım ve tedavi ile hasta geçmişte kilo kaybında başarısız olmalı ya da kilo verdiği halde bunu uzun süre koruyamıyor olmalıdır. Yani her kilolu kişi doktora ve diyetisyene gitmediği halde gelip de obezite ameliyatı olmak isterse, ona bu ameliyatı yapamayız. Hastanın tıbbi olarak değerlendirilmesi, hormonal bozukluklardan tutun da varsa diyabetinin kontrol altına alınması vb gibi çok aşamalı bir tıbbi yönetim içinde olması gerekli. Bu şekilde dahi kilo veremeyen hastalar obezite ameliyatı olabiliyorlar.

Diyabetik hastalar ya da diğer metabolik hastalıklar obezite ameliyatından yarar görüyor mu?

Tip 2 Diyabet geri dönüşü olan bir hastalık olarak görülmelidir. Obezite cerrahisinin Tip 2 Diyabet’in ilerlemesinin durdurulması için yararlı olduğu kesinlikle kanıtlanmıştır. Obezite cerrahisi ile ameliyattan sonra insülin ya da oral antidiyabetik dozlarında azalma olmakta ya da ilaç ihtiyacı ortadan kalkmaktadır.  Obezite cerrahisi kilo vermede ve yukarıda söz ettiğimiz yüksek tansiyon, karaciğer yağlanması, kolesterol yüksekliği gibi ciddi hastalıkların önlenmesinde ya da ilerlemesinin durdurulmasında etkili olduğu kanıtlanmıştır.

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın