Türk Pop Müziği’nin temel taşları arasında yer alan Atilla Yelken, oluşturduğu koro ile nostalji yolculuğuna yelken açtı. Caddebostan Kültür Merkezi’nde 23 Mayıs Çarşamba gerçekleşen performans, son derece renkli ve bir o kadar da etkileyiciydi. Aralarında 25 yaşından 75 yaşına, öğretim görevlisinden bankacıya kadar isimlerin yer aldığı Nostaljik Pop Korosu, son 50 yılda Türk Pop müzik tarihine adını yazdırmış sanatçılarımızın şarkılarını seslendirdi.
500 KİŞİ AYAKTA ALKIŞLADI…
Son derece renkli geçen gecede, geçmişe ait 25 şarkı seslendirildi. Sunuculuğunu Atilla Yelken ve Betül Özalp’ın birlikte yaptığı etkinlikte, orkestra önünde 25 koro üyesi vardı. Ancak konuklar, Betül Özalp’in olağanüstü performansı nedeniyle onu gecenin yıldızı olarak belirlediler. Öyle ki, 25 üyeli koronun arkasında sanki 25 tane Betül Özalp vardı. Koro üyelerine sesiyle, vücuduyla, vücut diliyle müthiş bir destek verdi. Daha da önemli ayrıntı, gecede büyük bir içtenlik vardı. Bunu fark eden yaklaşık 500 seyirci, performansları uzun süre ayakta alkışladı.
KUSURSUZ ORGANİZASYON OLMAZ…
Haftalar, hatta aylar öncesinden başlayan organizasyonun, görünen kadar görünmeyen tarafında da büyük emekler harcandığı belli oluyordu. Böylesi bir organizasyon olur da hiç hata olmaz mıydı?.. Elbette vardı. Bu hataların en başında geleni, şarkıları seslendiren koristlerin şarkı seçimleriyle ses renklerinin uyumlu olmamasıydı.
SAHNENİN TAM ÖNÜNDE 3 BUÇUK TONLUK KAMERA…
Bir başka hata, salona kurulan video kamera sistemiydi. Salonda 1960-70’li yılların şarkıları seslendirildi, fakat kayıt için kullanılan kamera sisteminin de bu yıllara ait olması doğru değildi. Sahnenin tam önündeki 3 buçuk tonluk “Jimmy Jib” kamera sistemi, sahnenin görüş açısının bir bölümünü kapattı. Üstelik sürekli hareket halinde olması ve kullanan operatörlerin birbirleriyle yüksek sesle konuşması, konukların dikkatini dağıttı.
SÜRPRİZLERLE DOLU GECE…
Etkinlikte sürprizler de vardı. Bunların ilki, Atilla Yelken’in 1963 yılının Mayıs ayında başladığı müzik yolculuğunda 55 yılı geride bırakmasıydı. Bu nedenle sahnede bir kutlama yapıldı. Yine bir Betül Özalp organizasyonu olan kutlamada, Özdemir Erdoğan’dan Selami Şahin’e kadar pek çok sanatçının Atilla Yelken’e bu gece için gönderdiği mesajlar, barkovizyona aktarılarak seyirciyle paylaşıldı. Sonraki sürpriz, sanatçının 1964 yılında Ayzer Danga ve Aykut Öler ile birlikte Pendik’de kurduğu orkestranın elemanlarının sahneye çıkması oldu. Bir başka sürpriz ise, üzerinde klavye görseli ve yelkenli olan bir pastanın sahneye gelmesiydi. Bütün bu sürprizlerden habersiz olan Atilla Yelken, hayli duygu yüklü anlar yaşadı.
POPSAV BAŞKANI BAHA BODUROĞLU DA KATILDI…
Geceye katılanlar arasında, POPSAV Başkanı Baha Boduroğlu da vardı. “Dağıtmadan, sarsılmadan tam 55 yıl boyunca ayakta kalabilmek hiç de kolay bir şey değildir. Bu nedenle hasta olmama rağmen bu geceye katılmazsam olmaz dedim ve şu an buradayım” diyen Boduroğlu, Atilla Yelken’e bir bisiklet maketi hediye etti. Etkinlikte bu tür sanatsal çalışmalara büyük destek veren Kadıköy’ün sanat gönüllüsü Nesibe Müsevitoğlu da Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu adına Yelken’e bir plaket takdim etti.
İZMİR MARŞIYLA NOKTALANDI…
Büyük bir titizlikle hazırlanan, sahne önündeki setin boydan boya papatya ve sardunyalarla süslendiği gece, yaklaşık üç saat sürdü. Etkinliğin finalinde ise, bütün konuklar ayağa kalktı ve koro üyeleriyle birlikte İzmir Marşı’nı seslendirdiler. Bu sırada kırmızı beyaz balonlar salonda havalandı.
Ayrıntılar, Kadıköy Gazetesi ve Kadıköy Life Dergisi sayfalarında yayınlanacak…
“Atilla Yelken ile Nostalji Yolculuğu” gecesinde iki önemli mesaj vardı. Bunlardan birini Yelken dile getirdi: “Bu akşam bu şarkıları seslendirirken, bizlere bu şarkıları bırakanlara da bir anlamda teşekkür etmek istedik. Sizlerin alkışları da onların telif haklarıdır.”
POPSAV Başkanı Baha Boduroğlu; “Bu akşam burada bir kez daha tanık oldum ki Kadıköy’ün naif, nazik ve güzel insanları çok vefalı. Bu organizasyona yapmış oldukları ev sahipliği, bunu bana bir kez daha gösterdi” şeklinde konuştu…
