CKM’de Atlı Tomofil Sergisi… Nedir Peki Atlı Tomofil?

Yazar:

 

Caddebostan Kültür Merkezi’ne girdiği zaman altlı üstlü bir sürü sergiyi görebilme imkanı buluyor insan. Bunlardan birisi de en üst katta yer alan "Atlı Tomofil Sergisi"…

Nedir hakikaten atlı tomofil? Bir de kim yapmış, neden yapmış böyle bir sergiyi soruları dolanıyor içerideki fotoğraflara bakarken aklımda. Kimseyi bulamıyorum sergi yerinde ama benim gibi meraklılar için bir yazı koymuşlar serginin girişine. Yazıyı okudum ve bana başka söyleyecek söz bırakmadı. Aynı şekliyle buraya koyuyorum, yapanların gerçekten kalemine ve emeğine sağlık. Fotoğrafın fotoğrafı olmaz da, resimlerden bazılarını da imrendirmek için koyuyorum. (Hepsini koymuyorum ki merak eden gidip görsün, o kadar emek verilmiş, insanlar internetin başından her şeyi göremesinler diye):

Sergiyi yapanlar ve resimleri çekenler: Nursel Özkan ile Erol Yılmaz.

Nursel Özkan aslında diş protez teknikeri. Fotoğrafçılığa 2008 yılında başlamış ve 2009 yılında ilk sergi tecrübesini yaşamış.

Erol Yılmaz ise bir ziraat mühendisi. Öykü denemeleri de yazan Yılmaz, 2007 yılında fotoğraf eğitimi almaya başlamış. Kendisi de Nursel Özkan’ın 2009vyer aldığı "Kaos" adlı sergide yer almış.

Bir araya gelen ikili, kaybolan bir meslek olarak faytonculuğu işlemek istemiş ve görünüşe göre gayet de başarılı olmuşlar. Bakın sergilerinin girişinde nasıl anlatıyorlar faytonculuğu:

Tanrı’ların ve Güneş’in arabası faytonlar hala koşuyor, ama ustalar tükeniyor…

Efsaneye göre fayton, adını Güneş Tanrısı Helios’un oğlu Phaeton’dan almakta. Phaeton, babasının her gün güneşi arkasına alarak kullandığı atlı arabayı sürerken, Tanrı Zeus tarafından yıldırım çarptırılarak öldürülür. O tarihten bu yana atlı arabaların adı Phaeton olarak kalır. Halk dilinde fayton değil de payton denmesi belki de buradan gelmektedir. Yunan mitolojisinde faytonlar, tanrıların yanı sıra güneşi de her gün gökyüzüne taşırmış.

Tarihi kaynaklara göre faytonculuk, M.Ö. 2800 yıllarında Mısır’da ortaya çıkmış. M.Ö. 1800 yıllarında Asurlular dört tekerlekli, atlı araba yapmışlar. 9. yüzyılda da atların dizginle idare edilme sistemine geçilmiş. Sultan Abdülaziz döneminde faytonlar kiralanmaya başlanmış. Günümüzde ise sadece İstanbul Adalar’da, Konya Meram’da ve bazı sahil kasabalarında kullanılmaktadır. Akhisar’da iki fayton fabrikası bulunmaktadır. Hepsi plakalı, UKOME’ye kayıtlı, dünyada amme hizmeti veren tek at arabası özelliği taşıyan İstanbul Adalar’da yaklaşık 300 fayton bulumaktadır.

Kirkor Usta’dan Mustafa Usta’ya…

"Araba vardır kız gibidir, atı üzmez; Araba vardır vagon gibidir, düz gitmez."

Zamanla yok olan ve bu topraklarda farklı kültürlerin nesiller boyu bir arada yaşarak yaşattıkları ustalıklardan birisidir "faytonculuk". Döşemesinden fenerine, tekerleğinden güneşliğine kadar her detayı ayrı bir ustalık istiyor. Fayton imalatına yönelik İstanbul’da geriye kalan tek usta 1933 Bulgaristan doğumlu, 1935 yılında Türkiye’ye göçmüş Mustafa Serin’dir. Trajik olan sadece ustanın tek usta kalması değil; 1955 yılından beri kullandığı imalathanesinin bulunduğu arazinin Vakıflara ait olduğu için kat karşılığı inşaat firmasına verilmesi ve 2009’un sonrasında da yıkmış olmasıdır.

Mustafa Serin’in ustası, Ermeni Kirkor Usta’nın çırağı olan Nazmi Usta’dır. Fayton iskeleti keserken sıçrayan bir demir ile gözünü kaybeden Nazmi Usta, Kadıköy’de Kirkor Usta’nın yanında fayton yapmaya başladığında henüz 12 yaşındaymış. Nazmi Usta, 33 yaşında Büyükada’da ilk atölyeyi açmış. Geçmişte Haldun Taner Tiyatrosu’nun bulunduğu yer, sebze haliymiş ve önünde at arabaları ve faytonlar iş almak için beklermiş. Kadıköy’de ayrı bir sektör olan "faytonculuk" bir zamanlar fayton ustası Kirkor Balyozyan, Saraç İbrahim Gürgönül ve Turan Örnek, Yemci Zino ve Laki Pavlidis Kardeşler, Nalbant Nuri Usta ve Ömer Dönmez, yedek parçacı Yusuf Hepal, Çinici Quant ve Arto Kasaryan ile farklı kültürlerin bir arada yaşamasını da barındırıyormuş.

"Sepetçisi Yalova’dan, lastikçisi Konya’dan, ustası Merdivenköy’den"

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın