Emre Aydın: Umarım Kadıköy’ün kültürü tüm İstanbul’a yerleşir

Yazar: Pınar Baltacı

Müzik dünyasına “Afili Yalnızlık” albümüyle iddialı bir giriş yapan Emre Aydın ‘ın tekli çalışması “Yalnızım Dostlarım”, geçtiğimiz ocak ayında Hangar Yapım etiketiyle yayınlandı. Yıllarca İbrahim Tatlıses’ten dinleyip çok sevdiğimiz parçayı yeniden yorumlayan Emre Aydın, eski parçaların modernize edilmesindeki zorluklara değinerek, yeni projelerini ve hakkında merak edilenleri Kadıköy Life Dergisi’ne anlattı.

Öncelikle son çalışmalarınızı konuşalım. Yeni parçanız artık piyasada… Yalnızım Dostlarım’ın hikâyesini okurlarımız bir de sizden dinlesin…

Herkesin çok sevdiği, klasikleşmiş bir parça olan Yalnızım Dostlarım’ı yeniden yorumladım. Bir süredir beklettiğim, ilerleyen zamanlarda yorumlarım dediğim parçalardan biriydi ve sonunda hayata geçirdim. Ekipçe sıfır bir parça yapmaktan çok daha zorlandık. Çünkü tınısını kaybetmeden modernize etmek, yeniden yaratmaktan daha zor… Üstüne bir de benim tarzıma ve soundlarıma uygun olması gerekiyordu. Farklı değişkenleri göz önünde bulundurarak bir denge kurmayı başardık. Gerek klibi gerekse düzenlemeleriyle içimize sinen bir iş oldu. Umarım herkesin keyifle dinlediği bir iş olmuştur.

Emre Aydın

Müzik yolculuğunuz “Sing Your Song” beste yarışmasında “6. Cadde” isimli grupla Türkiye birinciliği elde etmenizin ardından başladı. Öncesini konuşacak olursak, nasıl oldu müzikle tanıştığınız yıllar, sonrasında yola tek devam etme süreci?

Müzikle ilkokul yıllarında bağlama çalarak tanıştım. Sonrasında ailemin aldığı bir klavye, benim için müziği tutkuya dönüştürmeye yetti. Rock, metal müzik gruplarının yükselişte olduğu dönemlerde, henüz çok küçük olmama rağmen müziği hayatıma daha da dahil ettim. ‘6. Cadde’ grubu ise üniversite yıllarıma denk geliyor. Yola birlikte çıktığım arkadaşım, eğitimini aldığımız iktisat alanında ilerlemek isteyince yoluma tek başıma devam ettim ve ilk albümüm ‘Afili Yalnızlık’ müzik dünyasında yerini aldı.

Sizi hepimiz esasında “Belki Bir Gün Özlersin” parçasıyla tanıdık. O günden bu yana Emre Aydın parçaları her zaman çok sevildi. His dünyamıza ayna olan bu şarkıların sırrını nasıl anlatırsınız?

Çok teşekkür ederim öncelikle güzel sorunuz ve yorumunuz için. ‘Belki Bir Gün Özlersin’, albümden önce internette yayınladığımız bir parçaydı. Daha fazla kişiye ulaşmak ve sesimi duyurmak için böyle bir yola başvurmuştum. Bu parçayı her zaman çok sevdim ve özgün buldum. Naif bir parça oldu. Yaratıcısı olmamın dışında bir izleyici olarak objektif değerlendirme yaptığımda, parçanın bana hitap eden müzikal öğeler barındırdığını da söyleyebilirim. Bugünlerde aynı tarzda bir parça yapmamaya biraz dikkat ediyorum, çünkü ‘Belki Bir Gün Özlersin’ özel kalsın istiyorum.

Emre Aydın

Şarkılarınızı üretirken özel olarak ilham aldığınız şeyler oluyor mu? Nasıl ilerliyor süreç?

Genellikle aklıma bir tema geliyor ve onun üzerinden yazmaya başlıyorum. Böylelikle süreç daha rahat ilerliyor. Onun dışında eğer kendinizi söz yazarı olarak tanımlıyorsanız, bu işe mesai harcamanız ve düzenli olarak çalışmanız gerekiyor. Oturup ilham gelmesini beklerseniz, ilerleyemezsiniz. Şarkının sözleri tüm düzenlemeler bittikten sonra dahi değişime uğrayabilir. Söz yazmak anlık bir ilhamdan değil, uzun ve zorlu bir süreçten oluşuyor.

Rock ve pop müziğin bugününü nasıl değerlendiriyorsunuz? Günümüzde rap müziğin yükselişi de söz konusu. Tüm bu değişimler doğrultusunda müzik piyasasını da değerlendirir misiniz?

Rap müziğin sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada haklı bir çıkış yakaladığını düşünüyorum. Türkiye’de bu müziği iyi yapan kişi sayısı da az değil. Benim çok takdir ettiğim, saygıyla ve severek dinlediğim isimler de var. 2006 yılında solo kariyerime başladım. O dönemden Cartel, Ceza ve Sagopa gibi isimlerle başlayan süreç devam etti ve gelişti. Bir dinleyici olarak hiçbir şikâyetim yok, nihayet hak ettiği noktada geldi Türkçe rap. Hatta kötü pop müziği de biraz bastırdığını söyleyebilirim, ancak iyi pop devam ediyor. Rock müzik de şimdilerde kötü gitmiyor. 2013 yılından sonra popülaritesi yere çakıldı gerçek anlamda, ancak şimdilerde Türkiye’de gelişen festival kültürüyle biraz daha canlandı. 

Zaman zaman Kadıköy’de sahne alıyorsunuz. Kadıköy dinleyicisine dair neler söylersiniz? Kültür sanatın Anadolu yakasındaki kalbi olan Kadıköy’ün yükselişini nasıl yorumlarsınız?

Ben ve eşim Kadıköy’ü çok seviyoruz. Hem beraber oyun izlemeye geliyoruz hem de bazen sahne alıyorum. Tam olarak söylediğiniz gibi, kültür sanatın İstanbul’daki kalbi… Zaten sokaklarında da o havayı teneffüs etmek mümkün. Keşke birkaç tane Kadıköy olsa… Kendimi ait hissettiğim iki yer var; biri İzmir, diğeri Kadıköy… Umarım Kadıköy’ün kültürü İstanbul’un her yerine bulaşır.

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın