Yeter artık… Hakikaten yeter…

Yazar:

"Spor; sevgi, dostluk ve kardeşliktir" düşüncesiyle yola çıkıp sporu şiddete, kavgaya, küfüre, hakarete dönüştürmek büyük bir beceri istiyor.

Her sabah okulda öğrencilerime sevgiyi, barışı, insan yaşamında sporun ve sanatın önemini vurgulamak için yoğun çaba harcarken; meclisteki kavgaları, gazete haberlerindeki saldırıları, ekranlardaki fanatizmi, spor sayfalarındaki anlamsız yönetici beyanatlarını nasıl saklayabilirim?

Anlattıklarımla örtüşüyor mu? Fenerbahçeli Cemil’i, Can’ı, Ogün’ü, Ziya’yı, Alex’i izleyen bir Galatasaraylı olarak, Fenerbahçeli arkadaşlarıyla Fenerbahçe-Galatasaray maçlarından sonra Beyoğlu’nda beraber yemek yiyen ve eğlenen biri olarak, ülkemin geleceğini düşünen bir birey ve eğitimci olarak içim acıyor, canım yanıyor.

Yaralanmalar, ölümler anladım ki hala ders olmamış. Herkes bağırıyor, haksızlıktan yakınıyor, başarısızlıkta başkalarını suçluyor. Oysa ki, her şeyden önce "insan" değil mi öncelikli olan? Ne ekersen onu biçersin derler ya… İşte ekilen belli biçilen ürün belli… Evet, futbol şimdi bir sektör oldu. Ama bu insanı insana düşman mı etmeli? Reklam ve reyting uğruna canlar mı yanmalı?

Yeter ama… Yeter artık…

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın