Arif Atılgan yazıyor: Deprem için uyarılarım

Yazar: Arif Atılgan

17 Ağustos 1999 Marmara Depremi sırasında Mimarlar Odası yöneticisi olmaktan başka Afet Komitesi Başkanı’ydım. Depremin ikinci günü Gölcük’e gittik. Kocaeli’nden itibaren yollarda yıkılmış binaları görüyorduk. Acı veren bir sessizlik vardı. Gölcük’e vardığımızda çevrede kötü bir koku hakimdi. Belediye binası, Afet Yönetim Merkezi durumundaydı. Toplantı yaptık ve hemen hasar tespit raporları tutmak üzere alana çıktık. Başkanı olduğum 8-10 kişilik ekipte, konuyla ilgili her meslekten arkadaşlar vardı. Sadece moloz yığını olarak görünen yerlerde 7-8 katlı binaların olduğunu öğreniyorduk.

Daha önce yazmıştım, o sebeple uzatmayayım. Yıkılan binalar, tek sebepten yıkılmıyorlardı. En az 7-8 sebebin birleşmesiyle yıkılıyorlardı. Ben önemli bulduğum başka konulardan bahsetmek istiyorum. Meydandaki bir masa üzerinde bol bol kullanılmış giysi, başka bir masa üzerinde de bol bol sigara bulunuyordu. İsteyen oralardan istediğini alabiliyordu. Binanın içerisinde ise yabancı sigaralar bulunuyordu, halk onları göremiyordu. Diğer yandan, en tanınmış markaların gönderdiği giysiler depremzedelere ulaşamıyordu.

Ancak daha da önemli şeylerden bahsetmek istiyorum. Deprem sahasına yerli yabancı herkes girebiliyordu. Enkazdan çıkarılan insanlar, ambulanslarla hastanelere gönderiliyordu. Bu hastaneler, başta İstanbul olmak üzere başka şehirlerdeydi. Sorun burada başlıyordu. Hangi ambulans nereye gidiyor bilinmiyordu. Sonradan gazetelerden öğrendiğimize göre kayıplar olmuş. Düşünebiliyor musunuz? Özellikle çocuklar nereden bilebilir, bindirildiği ambulansın nereye gideceğini. Hele onlara sahip çıkacak aile fertlerini kaybetmişlerse…

6 Şubat 2023 tarihindeki depremin saati… Unutulamaz…

Gelelim bugüne… Geçtiğimiz günlerde 6 Şubat 2023 Depremi olarak anacağımız, Güneydoğu Anadolu’daki 10 kentimizi kapsayan bir deprem yaşadık. Tarihimizin en büyük afetidir. Hava kıştır. Bir an önce enkaz altındakiler kurtarılmalıdır, hasar tespit raporları tutulmalıdır. Diğer konularda Marmara Depremi’nden ders alınmalıdır. Örneğin, kullanılmış eşyalar yardım olarak kabul edilmemelidir, deprem sahasına herkes girmemelidir. Görevli veya gönüllü olarak girenler kayıtlı ve yaka kartlı olmalıdır. Zira hırsızın, uğursuzun olacağı da unutulmamalıdır.

Enkazdan çıkarılan vatandaşlar, binanın numarasıyla kaydedilmeli ve bilinen ambulanslarla bilinen hastanelere kayıtla gönderilmelidir. Hatta yanlarına sorumlu refakatçi konmalıdır. Özellikle çocuklara ve yaşlılara çok dikkat edilmelidir. Kısacası, kurtarılanlar ve kurtarılamayanlar kesinlikle ve titizlikle kayda alınmalıdır. Buralara enkaz görmeye gelenler için uyarı yapılmalı, kesinlikle sahaya sokulmayacakları ilan edilmelidir.

Hepimize geçmiş olsun…

Arif ATILGAN

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın