Eylül’de Burgazada…

Yazar:

Adına şiirler, öyküler yazılmış, besteler yapılmış, şarkılar söylenmiş, tablolara ve fotoğraflara konu olmuş dünya güzeli, Boğaz’ın incisi İstanbul… Aşklar ve âşıklar kenti Bosphorus…

Ne seninle yaşanıyor kalabalığından, ne de senden vazgeçiliyor dünya güzeli… Ne kadar yorarsan yor, yine de dingin bir mekânın, dingin bir anın var senin. Dingin bir mevsimde Prens Adaları kucaklar bizi… Martılar, balıkçı motorları, faytonlar, kediler…

İşte şimdi Eylül… Su güzel, Burgazada güzel… Kıyıdaki çay bahçeleri, lokantalar ve mis gibi soluduğumuz İstanbul, okuduğum Sait Faik’in “Hişt! Hişt!” öyküsü… Ve birkaç dize de benden armağan sana Eylül hatırına…

*    *    *    *

Koptu gitti son yaprak dalından
Nerede ağaçlar, nerede adanın balık bekleyen martıları, kedileri
Boşalmış köşkler, boşalmış çay bahçeleri
Desene bize kaldı Burgaz, bize kaldı Kalpazankaya
Ve kıyıda duran sahipsiz balıkçı motorları

(Nusret Karaca)

*    *    *    *

Ah! Bir de yangından sonra dikilen ağaçlar bir büyüse… Ben Öğretmenevi’nden yine ormana yürüsem…


k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın