İşitme engelliler, işaret dili ve müzik…

Yazar:

Sosyal medyada gerek Karadeniz müziği gerekse pop şarkıları bedensel engelliler için el ve mimik hareketleriyle söyleyen, engellilere bir nevi müzik yapan Canan Kübra Beşiroğlu, takipçileri tarafından hayranlıkla karşılandı. Biz de sizler için kendisiyle çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. İşte özel röportajımız:

Ne kadar zamandır bu işin içindesin?

2009 yılından beri bu işin içerisindeyim. 2010 yılında da resmen adım attım diyebilirim.

Neden doktor, avukat, mühendis değil de işitme engelli öğretmenisin?

Bu işlerle herkes uğraşıyor, fakat benim yaptığım mesleği yapan insan sayısı çok az…

Peki, sence neden az tercih ediliyor bu meslek?

İnsanlar onlardan korkuyorlar. İnsanlara zarar verebileceğini düşünüyorlar. Ama onlar “normal” insanlardan daha zararsız, çünkü onların içinde sadece sevgi duygusu var ve biz de onları sevgiyle eğitiyoruz.

Seni bu işe başlarken hırslandıran nedir?

İnsanlara yararlı olacağını düşündüm, çünkü bu işi yapan çok az kişi var. İşitme engellilerin bir şeyleri duymak hakkı. Ben de bunu sağlıyorum.

İşitme engellilerin, engel oranını düşürebiliyor musun?

Tabi ki, bu size ve karşınızdakine bağlı.

Bu işe nerede başladın?

Staj yaptığım yer olan Küçükköy Pandora Özel Eğitim Merkezi, sonra Çapa Tıp Fakültesi’nde zekâ testini öğrendim ve Sevgi Rehabilitasyon Merkezi’nde daha sonra eğitime başladım.

Kadıköy’de böyle bir yer açılması sence önemli mi?

Kadıköy, insanların yoğun olduğu bir bölge ve burada engelliler var. Fakat bir merkez açılsa bence çok yararlı olur.

Bu işte yanında sana kim destek oldu?

En büyük destekçim babam. Karşı çıkmaya çalışanlar oldu, ama Laz damarım var. İnadım inat!

Halk dilinde yaptığın işi nasıl özetlersin?

Duymayan insanlara kulak oluyorum.

İşitme engelliler nasıl karşılanıyor halk tarafından?

Dünyamızda normal insanlara değer verilmiyor. İşitme engellilerin halini siz düşünün…

Sosyal medyada bir yıl önce bu videoları yayınlamıyordun, neden şimdi bu kararı aldın?

Bir buçuk yıldır özel eğitimde çalışıyorum, işitme ağırlıklı bir merkez. Onlarla kâğıt üzerinde konuşmak belki sadece zaman kaybı, ama bu dili öğrenip onlarla konuşmak daha güzel hissettiriyor. İşitme engellilerin yapamadığı tek şey müzik dinlemek, bunu onlara dinletmek hoşuma gidiyor. Geç bile kaldım.

Hayatın boyunca yaşadığın en zorlu olay neydi?

İşaret dilini bilmiyorken çok zorlanıyordum.

Bir Fenerbahçelisin, bir Kadıköy aşığısın. Peki, onların futbolla arası var mı?

Onlar Fenerbahçe-Galatasaray rekabetini biliyor ve kendi aralarında tartışmasalar bile bunu yaşıyorlar.

Bir işitme engelliye Kadıköy’ü gezdirmek; o denizi, o garı görmelerini sağlamak onlara nasıl yararlı olur?

Denizi biz görünce mutlu oluyoruz, bir de onları düşünün… Ama benim belediyelerden bir ricam var; bir otobüs tutup, bir de rehber hocası sağlayıp Kadıköy’ü, Sultanahmet’i ve bunun gibi belirli bölgeleri rehber hocası eşliğinde organize ederek gezi düzenlensin. Sosyal sorumluluk projelerini gerçekleştiren Kadıköy, eminim bunu da yapacaktır…

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın