Sakıp Nuhoğlu ile çok özel…

42 yıl önce Almanya’ya göç eden Sakıp Nuhoğlu, işçiyken patron oldu. İşte örnek işadamı ile çok özel röportajın ayrıntıları…

Sakıp Nuhoğlu, 16 yaşında Almanya’ya göç etti. İşçiydi, çalışma hırsı vardı… Henüz bıyığı yeni terlediğinde dişini tırnağına takan Nuhoğlu, çok çalıştı; üç çocuğunu okuttu, işçiyken patron oldu.

Vatan, millet, bayrak aşkıyla yandı tutuştu. Çalışmayı, örnek insan olmayı seviyordu. İşçiydi, har vurup harman savurmadı, birikim yaptı. Patron oldu, istihdam olanağı sağladı. Kazancının anavatanına katkı olmasını istedi, Türkiye’ye döndü. Örnek işadamı, Kadıköy Rıhtım’da bir ay önce Nuhoğlu Hotel’i hizmete açtı. Sakıp Nuhoğlu, memleketi Bayburt’tan göç ettiği Almanya’da geçen süreci ve Türkiye’ye yönelik açıklamalarında samimi konuştu.

“TÜRKİYE`Mİ, BAYRAĞIMI, MİLLETİMİ UNUTMADIM…”

Güzel ülkem… Hayatımın 40 yılı Almanya’da şekillendi. Türkiye’yi hiç unutmadım. Unutmam da… Milliyetçiliği, Türklüğü seviyorum. Alman vatandaşı da olabilirdik. Ancak ailece istemedik. Türk bayrağını gördüğümüzde göğsümüz kabarıyor.

“TÜRKİYE ve İSTANBUL GİBİSİ İNANIN YOK”…

Türkiye`nin, İstanbul`un güzelliğini anlayabilmek için dışarıdan farklı bir perspektiften bakmak gerekiyor. Çok devlet ve şehir gezdim. Türkiye ve İstanbul gibisi inanın yok. Ne isterseniz hepsi bir arada. Biz dünyaya, dünya bize hayran…

“KADIKÖY`DE OTELCİLİĞE TALEP VAR”…

Şunu gördüm ki, Kadıköy`de otelcilik sektöründe büyük talep var. Ben de bunu değerlendirmek istedim. Güzel İstanbul’un eşsiz semti Kadıköy`de, misafirlerimizi memnun edebileceğimiz konseptte işletmecilik yapmak istedik. Ayrıca Avrupa’dan İstanbul’a gelen turistleri de ağırlayacağız. Bu yönde taleplerimiz de artıyor. Hizmete gireli bir ay kadar oldu, beraberinde taleplerden de memnunum.

“AİLE KONSEPTİNİ ÖNEMSİYORUM”

Bana kalırsa, bugün Kadıköy`de otelcilik sektöründe aile konsepti boşluğu var. Aile konsepti otelcilikte bir değerdir. Ben otelimize her gelen müşteriyi almıyorum. Aile olunması çok önemli. İşletmemize bir kez gelen müşterimizin bir daha gelmesini, hizmetinden memnun kalmasını isterim. Aile kavramı özel hayatta da çok önemli. Yıllardır haftanın bir günü mutlaka eşim ve çocuklarımla; sosyal aktivite de, müsait olamasak da kahvaltıda bir araya geldik. Böylesi buluşmaların aile kavramına güç kattığını düşünüyorum.

“ÇOCUKLARINIZI OKUTUN”…

Büyümek ve başarılı olmak için okumak gerekir. Ben Almanya`da iken de kurucusu olduğum cemiyetlerde de, birebir de hep söyledim işçi kardeşlerime; ‘Çocuklarınızı sadece çalıştırmayın, okutun.` Ben de üç çocuğumun hepsini okuttum. Turizm ve otelcilik, makine mühendisliği ve galericilik üzerine tahsislerini yaptılar. Bir baba daha ne isteyebilir ki? Bir de eşim… Ben çoğu zaman dışarıda çalışırken, o da evinde arka planda kahraman oldu. Eşime, çocuklarıma; hepsine teşekkür ederim.

“KONUMUMUZUN FARKINDAYIZ”…

Otelimizin Kadıköy Rıhtım`da otobüslere, vapurlara, metro ve metrobüse komşu olması, havaalanına da yarım saat mesafede bulunmasının da avantajlarını yaşıyoruz. Bu nedenle, hizmet politikamızda ilgili adımlarımızı mevcut kriterlere göre atıyoruz.

“DÜRÜSTLÜK HALA GENLERİMİZDE”…

Gerek kişisel hayatta, gerekse de iş dünyasında başarı ve süreklilik için ilk şarttır dürüstlük. Ancak Türkiye`ye şöyle bir dışarıdan bakacak olursak üzülerek söylüyorum ki dürüstlük niteliklerimiz önemli ölçüde zarar görmüş. Yok olmasa da, Türkiye`de insanların birbirine dürüstlüğü son derece azalmış. Görüyorum, bir kişi işimizden dolayı randevu veriyor, sözünü tutup randevu saatinde gelmiyor. İki gün sonra arıyorum; ‘Gelemedim, kusura bakma` gibi yaklaşımlar sergileniyor. Almanya`da inanın böyle bir şey göremezsiniz. Dünya hali, olur bir kişi randevusuna gelemez ise; ‘Kusura bakmayın şu sebepten gelemiyorum` diyerek nezaketen arar ve haber verir. Ben en basit örneği verdim, gerisi malum…

Kadıköy`ün sokaklarına bakıyorum, içim acıyor. İnsanlarımız meyve yer, kabuklarını sokağa atar. Elinde yiyecek herhangi bir şey vardır, poşetini yine sokağa atar. Yerlere tükürenleri konuşmak dahi istemiyorum. Avrupa`da bir trafik kazası olduğunda vatandaşlar polisler müdahale etmeden bilgileri alır, örneğin araçların plakasını alıp hatalı sürücüleri bildirirler. Türkiye`de ise insanların genel olarak şahit olmaktan dahi çekindiğini görürüz. Bütün bunları aşmamız gerekiyor. Dürüstlük hala genlerimizde, biraz kamçılamak ise yeterli…

“TÜRK MİLLETİ ÇALIŞKANDIR”…

Yüce Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk`ün dediği gibi; gerçekten ‘Türk milleti çalışkandır…` Bu güzel yönümüzün, doğru bir iş sistemi ile birleşmesiyle başarıya imza atılır. Türkiye`de iş sisteminde yanlışlar var. Yurtdışında işveren işçisinin hakkını verir. Genel konuşmak gerekirse, Türkiye`de teşvik de yok. 19 sene kalfa olarak çalıştığım bir fabrikada bunların hepsini yaşadım.

“SAĞLIKTA İYİ DEĞİLİZ”…

Türkiye, Avrupa ülkelerine göre bana kalırsa sağlıkta oldukça geri. Güzel gelişmeler yok değil, elbet var. Ancak henüz yeterli seviyede değil. Başımdan geçen bir olay ile kıyasladığımda daha iyi anlıyorum. Almanya`da anjio olduktan 5 yıl sonra kalp ağrılarım arttı. Hastaneye gittim, çok olumsuz bir sonuç çıkmadı. Ancak bana telefon numarası verdiler, herhangi bir sağlık sorununda aramam için. Birgün fenalaşınca oğlum numarayı aradı. İlgili doktorun evime uzaklığı ise en az 10 dakikaymış. 10 dakikaya kalmadı, henüz mevcut doktor gelmeden 8 doktor evime ulaştı. Bir anda salonu hastaneye çevirdiler. Tetkiklerin ardından gereken müdahaleleri yaptılar. Almanya`da bir vatandaşın gördüğü klasik bir sağlık hizmeti işte bu. Türkiye`de bu sağlık hizmetinin verileceği günleri hayal ediyorum. Yine sağlıkta güzel gelişmeler oluyor ancak, gerideyiz. Milletimiz, en iyisine layık…

“NUR İÇİNDE YATSIN, SAKIP SABANCI ÖRNEK İNSANDI”…

Sakıp Sabancı, dürüstlüğü ve ilkeleri ile çok sevilirdi. Vefatına 70 milyon ağladı. Gerçekten her yönüyle örnek insandı. Arada çevremdekilerde aynı ismi taşımamızdan dolayı esprili yaklaşım sergilerler. Öylesi insanlara erişemedim, erişemem de belki ama, yürekten saygı duyarım. Nur içinde yatsın. Herkes örnek alsın.

“TOPRAKLARIMDA UĞURLANMAK İSTERİM”…

Her yönüyle, İstanbul`uyla Bayburt`uyla, yediden yetmişe bir başkadır ülkem. Gün gelince biz de o anı yaşacağız, son nefesimizi vereceğiz. İşte o gün, topraklarımdan uğurlanmak isterim. Kadıköy Life Ailesi`ne de tarafımıza yer ayırdığı için teşekkür ederim.