Gençlik aşısı…

Yazar:

Hücre duvarının güçlü bir direnç yapısı vardır. Bu yüzden, cildimizdeki hücrelerin biyolojik faaliyetlerini güçlendirecek, onları yenileyerek daha genç kılacak elemanların hücre içerisine sokulması pek kolay değildir. Bu nedenle cilt yoluyla uygulanan ilaçların ve kozmetiklerin cilt hücreleri üzerindeki etkileri son derece düşüktür.

FAYDALI MOLEKÜLLER HÜCRELERE SOKULUYOR…

Elektroporasyon sayesinde elektriksel olarak uyarılarak hedeflenen hücrelere yönlendirilen moleküller, son derece zor engel olan hücre zarını aşarak, hücre içerisine dahil edilebilmektedir. Hücre içerisine sokulmak istenen faydalı moleküller, elektroporasyon cihazında elektromanyetik dalgalarla güdümlenir. Bu moleküller, hızla cildin hücrelerini iterek kendisine geçici bir kanal oluşturur ve hücre içerisine girdikten sonra oluşan kanal kendiliğinden kapanır. Bu metot, ciltteki hücrelere herhangi bir zarar vermediği gibi bugüne kadar cilde çeşitli ürünlerin sokulabilmesi konusunda kullanılan metotlara göre çok daha yararlı bulunmuştur.

ELEKTROPORASYONDA MAKSİMUM FAYDA…

Elektroporasyon; özellikle moleküler biyoloji, kanser, enfeksiyon hastalıkları gibi tıbbın birçok alanında kullanılmasına karşın, ülkemizde pek tanınan bir yöntem değildir. Elektromanyetik dalgalarla oluşturulan elektroporasyon metodunda; cilde hayat verecek birçok molekül, uygulanan bölgedeki tüm noktalara ve cildin derinliklerine eşit düzeyde gönderilebilmektedir.

KOZMETOLOJİDE ÇIĞIR…

Cildin gençliğini devam ettirmesi, biyolojik faaliyetlerini gençlik seviyesinde gerçekleştirmesiyle mümkün olmaktadır. Bunun için de cildin ihtiyacı olan faydalı maddelerin hücrelere dahil edilmesi ve hücre zarındaki geçirgenliğin daha iyi bir seviyeye yükseltilmesi gerekir. Özellikle kolajen, elastin, fosfolipid, aminoasit, mineral, vitamin, antioksidan gibi daha birçok madde, hücreye gençlik konusunda fayda sağlamaktadır. Bu maddelerin ciltteki tüm hücrelerin içerisine sokulması, sağlıklı ve hızlı bir yenilenme için anahtar olabilmektedir.

BİRÇOK ALANDA UYGULAMA…

Elektroporasyon teknolojisi uygulamasında; hekim tarafından cildin ihtiyaçları belirlendikten sonra, bu ihtiyaçları karşılayan kokteyl hazırlanır ve haftada 1-2 defa, saçlı deri de dahil olmak üzere tüm cilt bölgelerine uygulanabilir. Elektroporasyon; saç dökülmesi, akne, elastikiyet kaybı, kırışıklık problemleri, güneş ve yaşlılık problemleri, selülit, bölgesel yağlanma, terleme problemlerinde başarı ile kullanılabilmektedir.

SİNERJİ…

Daha genç bir cildin kazanımında elektroporasyon yöntemi, diğer metotlarla kombine edildiğinde başarı daha da artıyor. Örnek olarak leke, kırışıklık veya elastikiyet problemlerinde kimyasal peeling, arkasından lazerterapi veya fototerapi sonrası elektroporasyon yapıldığında, ilk seanstan itibaren ciltte güçlü ışıltılar görülebiliyor.

GENÇLİK İÇİN CİLDE KATKISI…

Cildin yüzeyindeki ölü hücre katının uzaklaştırılması, elektroporasyonun etkinliğini artırmaktadır. Bu nedenle kimyasal veya mikro peeling işleminden sonra cildin uyuyan fabrikasını çalıştıran soft lazerlerden özellikle Nlite V Lazer kullanımı ve ardından elektroporasyon tekniği ile uyuyan fabrikanın ihtiyacı olan çeşitli maddelerin cildin derinliklerine gönderilmesi, etkili sonuçlar doğurmak için iyi bir adımdır.

MEZOTERAPİDEN FARKI…

Mezoterapide de, çeşitli maddeler iğne ile cildin derinliklerine gönderilmektedir. Ancak iğne ile yapılan işlemler öncelikle ağrılıdır ve nadiren de olsa morluklar oluşturabilmektedir. Ayrıca mezoterapide cildin her noktasına etken maddelerin gönderilme olanağı yoktur. Oysa ki elekromagnetik elektroporasyonda istenen derinliğe ve cildin tüm noktalarına eşit olarak etken maddeleri yayma olanağı vardır. Hücre zarının aşılarak, hücre içerisine geçiş sağlanması da bu yöntemi daha avantajlı hale getirmektedir.

 

Uzm. Dr. Sinan İBİŞ

[email protected]

 

 

k iletişim yayınları

Beğenebileceğiniz Diğer Haberler

Bir yorum bırakın