Uzun yıllar temizlenmesi için büyük çaba sarf edilen Kurbağalıdere’de artık balıklar görülmeye başlandı. Kokular hissedilmiyor, çevre düzenlemeleri sürüyor; kafeler ve diğer işletmeler, müşterileri gönül rahatlığıyla kabul edebiliyor.
16 Kasım 2021 Salı günü saat 15.00 sularında Kurbağalıdere’den Bahariye’ye doğru yol alırken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kıyıda kalabalık bir çalışanla gül dikme çalışmalarına rastladım. Edindiğim bilgiye göre; “16 milyon için çalışıyoruz”, “Yeşil ve doğa dostu İstanbul” hedefiyle yürütülen proje kapsamında bugün için tam 3 bin 500 gül fidanı dikilecek. Yani yakında Kurbağalıdere’de güller açacak, güller kokacak gibi!
Ne demiş Mevlana; “Kim demiş gül yaşar dikenin himayesinde. Dikenin itibarı gül sayesinde.” Eh, o zaman bu yazının altına yine gül ile ilgili bir şiir yakışmaz mı?
PEMBE ZARF
Bir pembe zarf yolla bana
İçinde kurumuş gül yaprakları olsun
Ne bir resim çıksın içinden
Ne de üç-beş satır
Yeter ki ellerin
Güllere değmiş olsun
(Nusret Karaca / “Öylesine Esti ki Rüzgar” adlı kitabından)
